Evaluation of Combined Systolic Excursion with Echocardiographic M-Mode and Angiographic Correlation with Severe Proximal Stenosis of the Right Coronary Artery in Patients Presenting with Acute Inferior Myocardial InfarctionOsman Yasin Yalçın1, Sait Alan2, Emrah Acar21Department Of Cardiology, Kırklareli University Faculty Of Medicine, Kirklareli, Turkey 2Department Of Cardiology, Bolu Abant Izzet Baysal University Faculty Of Medicine, Bolu, Turkey
Aim: Right ventricular (RV) involvement, which is found frequently in proximally located right coronary artery (RCA) lesions, is observed in one-third of patients with inferior wall myocardial infarction (IWMI). RV involvement is significant in terms of mortality and future complications. We aimed to examine the relationship between RV function and the RCA occlusion site using a new echocardiographic parameter, combined systolic excursion (CSE), in these patients. Material and method: Thirty-three adult patients (21 males) diagnosed with IWMI with the culprit lesion in the RCA were included. The study population was divided into two groups: those with proximal RCA occlusion and those with non-proximal RCA occlusion. Findings were compared between the groups. Results: RV functions evaluated by echocardiography significantly differed between the two groups. In patients with proximal RCA occlusion, CSE, tricuspid annular plane systolic excursion (TAPSE), right ventricular outflow tract systolic excursion (RVOT-SE), and RV lateral wall systolic velocity (S') were significantly lower compared to the patients with non-proximal RCA occlusion (p values <0.05). In addition, a positive correlation was found between CSE and TAPSE, RVOT-SE, and S' values (p values <0.05). According to the multivariate regression analysis, CSE and systolic blood pressure were independent predictors of proximally located RCA lesions (Odds Ratio [95% Confidence Interval], 32.05 [1.40-729.84], p=0.030 and 1.10 [1.01-1.21], p=0.045, respectively). In ROC curve analysis, CSE with a cut-off value of 20.15 mm predicted proximal RCA occlusion with 91.7% sensitivity and 76.2% specificity (p<0.001) Conclusion: CSE, together with TAPSE, RVOT-SE, and S’ was significantly associated with proximally localized RCA lesions and RV involvement in patients with IWMI. Further, CSE was an independent predictor of proximally localized RCA lesions. Using CSE could be a more accurate parameter in detecting RV involvement in these patients. Keywords: Inferior myocardial infarction, right coronary artery, echocardiography, right ventricular function, combined systolic excursion Keywords: Inferior myocardial infarction, right coronary artery, echocardiography, right ventricular function, combined systolic excursion
Akut Alt Duvar Miyokard Enfarktüsü ile Başvuran Hastalarda Ekokardiyografik M-Mod ile Kombine Sistolik Ekskürsiyonun Değerlendirilmesi ve Sağ Koroner Arterin Ciddi Proksimal Stenozu ile Olan Anjiyografik KorelasyonuOsman Yasin Yalçın1, Sait Alan2, Emrah Acar21Kırklareli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Ana Bilim Dalı, Kırklareli 2Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Ana Bilim Dalı, Bolu
Amaç: Sağ ventrikül (SV) tutulumu, sıklıkla proksimal yerleşimli sağ koroner arter (SKA) lezyonlarında bulunur ve inferior duvar miyokard enfarktüsü (İDME) olan hastaların üçte birinde görülür. SV tutulumu mortalite ve gelecekteki komplikasyonlar açısından önemlidir. Bu hastalarda SV fonksiyonu ile SKA tıkanıklık yeri arasındaki ilişkiyi yeni bir ekokardiyografik parametre olan kombine sistolik ekskürsiyon (CSE) kullanarak incelemeyi amaçladık Materyal ve Metot: İDME tanısı almış ve sorumlu lezyonu SKA'da olan 33 hasta (21 erkek, %64) çalışmaya dahil edildi. Çalışma popülasyonu SKA tıkanıklığı proksimalde olanlar ve olmayanlar şeklinde iki gruba ayrıldı. Bulgular gruplar arasında karşılaştırıldı. Bulgular: Ekokardiyografi ile değerlendirilen SV fonksiyonları iki grup arasında anlamlı derecede farklıydı. Proksimal SKA tıkanıklığı olan hastalarda CSE, triküspit anüler plan sistolik ekskürsiyonu (TAPSE), sağ ventrikül çıkış yolu sistolik ekskürsiyonu (RVOT-SE) ve SV lateral duvar sistolik velositesi (S'), proksimal olmayan SKA tıkanıklığı olan hastalara kıyasla anlamlı derecede düşüktü ( p değerleri <0,05). Ayrıca, CSE ile TAPSE, RVOT-SE ve S' değerleri arasında pozitif bir korelasyon bulundu (p değerleri <0,05). Çok değişkenli regresyon analizine göre, CSE ve sistolik kan basıncı, proksimal yerleşimli SKA lezyonlarının bağımsız öngörücüleriydi (Odds ratio [%95 Güven Aralığı], sırasıyla 32,05 [1,40-729,84], p=0,030 ve 1,10 [1,01-1,21], p=0,045). ROC eğrisi analizinde, 20,15 mm'lik bir kesme değerine sahip CSE, %91,7 duyarlılık ve %76,2 özgüllükle proksimal yerleşimli SKA oklüzyonunu öngördü (p<0,001) Sonuç: CSE, TAPSE, RVOT-SE ve S' ile birlikte İDME’li hastalarda proksimal SKA lezyonları ve SV tutulumu ile önemli ölçüde ilişkiliydi. Dahası, CSE proksimal yerleşimli SKA lezyonlarının bağımsız bir öngörücüsüydü. CSE kullanımı bu hastalarda SV tutulumunu tespit etmede daha doğru bir parametre olabilir
Anahtar kelimeler: İnferior miyokard enfarktüsü, sağ koroner arter, ekokardiyografi, sağ ventrikül fonksiyonu, kombine sistolik ekskürsiyon Anahtar Kelimeler: İnferior miyokard enfarktüsü, sağ koroner arter, ekokardiyografi, sağ ventrikül fonksiyonu, kombine sistolik ekskürsiyon
Corresponding Author: Osman Yasin Yalçın, Türkiye
|
|