Yüksek Riskli Lokal İleri Prostat Kanserlerinde Radikal Prostatektomi Öncesi Dosetaksel Kemoterapisinin Cerrahi Sonuçlar ve Sağkalım Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi [Kafkas J Med Sci]
Kafkas J Med Sci. 2023; 13(3): 329-335 | DOI: 10.5505/kjms.2023.24445  

Yüksek Riskli Lokal İleri Prostat Kanserlerinde Radikal Prostatektomi Öncesi Dosetaksel Kemoterapisinin Cerrahi Sonuçlar ve Sağkalım Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi

Mehmet Ezer1, Hakan Bahadır Haberal2, Cenk Yücel Bilen3, Bülent Akdoğan3, Sertaç Yazıcı3, Haluk Özen3
1Kafkas Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üroloji Ana Bilim Dalı, Kars, Türkiye
2Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ankara, Türkiye
3Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üroloji Ana Bilim Dalı, Ankara, Türkiye

Amaç: Neo-adjuvan dosetaksel kemoterapisinin (NADC) radikal prostatektomi (RP) ile kombine edilmesinin cerrahi sonuç ve sağkalım üzerine etkisinin belirlenmesi.
Materyal ve Metot: Ağustos 1987 ile Ağustos 2017 tarihleri arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Kliniğine başvuran hastalar arasından D’Amico Risk Evreleme Sistemine göre yüksek riskli kabul edilen ve RP uygulanan 132 metastatik olmayan prostat kanseri (PK) hastasının verileri geriye dönük olarak değerlendirildi. Kemoterapi almadan ameliyat edilen hasta grubundan “pair match” ile seçilen 28 hasta ile ameliyat öncesi NADC verildiği tespit edilen 14 hastanın verileri biyokimyasal nüks, sağkalım, cerrahi sonuçlar ve bazı ek değişkenler açısından karşılaştırıldı.
Bulgular: Çalışmamızın bulguları, NADC’nin genellikle hastalar tarafından iyi tolere edildiği ve ciddi yan etkiler olmadan uygulanabildiğini ancak PSA değerleri (p=0,145), Gleason skorları ve patolojik evre (p=0,273, p=0,109), biyokimyasal nüks riski (p=0,040) ve genel sağkalım (p=0,527) üzerine istatistiksel olarak anlamlı bir avantajının olmadığını ortaya koydu. Cerrahi komplikasyon oranları üzerinde etki saptanamadı. NADC’nin lenf nodu tutulumunun azalmasında muhtemel olumlu etkileri olduğu ve biyokimyasal nükssüz sağkalım süresini uzattığı tespit edilmiştir.
Sonuç: Yüksek riskli PK hastalarında RP ile birlikte neoadjuvan androjen deprivasyon tedavisinin etkisiz olması, tanı anında var olan kastrasyona dirençli hücre klonlarının varlığını düşündürmekte ve kastrasyona etkili olabilecek tedavi seçeneklerini gündeme getirmektedir. Neo-adjuvan bir tedavi olarak, dosetaksel kemoterapisinin RP ile birleştirilmesi yüksek riskli prostat kanseri taşıyan hasta grubunda faydalı olabilir.

Anahtar Kelimeler: neo-adjuvan, dosetaksel, yüksek riskli prostat kanseri


Determination of the Effects of Docetaxel Chemotherapy on Surgical Results and Survival in High-Risk Locally Advanced Prostate Cancer Before Radical Prostatectomy

Mehmet Ezer1, Hakan Bahadır Haberal2, Cenk Yücel Bilen3, Bülent Akdoğan3, Sertaç Yazıcı3, Haluk Özen3
1Department of Urology, Kafkas University, Kars, Türkiye
2Department of Urology, Ankara Atatürk Sanatory Education and Research Hospital, Ankara, Türkiye
3Department of Urology, Hacettepe University, Ankara, Türkiye

Aim: Determination of the effect of neo-adjuvant docetaxel chemotherapy combined with radical prostatectomy (RP) on surgical outcome and survival.
Material and Method: The data of 132 non-metastatic prostate cancer (PC) patients, considered high-risk according to the D’Amico Risk Stratification System and who underwent radical prostatectomy, among those who applied to the Hacettepe University Faculty of Medicine Urology Clinic between August 1987 and August 2017, were retrospectively evaluated. Data from 28 patients selected via pair matching from the group operated without chemotherapy and 14 patients identified to have received neoadjuvant androgen deprivation therapy (NADT) preoperatively were compared regarding biochemical recurrence, survival, surgical outcomes, and some additional variables.
Results: The findings of our study revealed that, while NADC is usually tolerated well by patients and can be administered without severe side effects, it has no statistically significant advantage on PSA values (p=0.145), Gleason scores, and pathologic stages (p=0.273, p=0.109), biochemical recurrence risk (p=0.040) and overall survival (p=0.527). It did not affect surgical complication rates, may have benefitted malignant involvement of lymph nodes, and prolonged biochemical relapse-free survival time.
Conclusion: In high-risk PC patients, the ineffectiveness of neoadjuvant androgen deprivation therapy in combination with RP suggests the presence of castration-resistant cell clones that exist at the time of the diagnosis and brings up treatment options that could be effective on castration-resistant clones as systemic treatments. As a neo-adjuvant treatment, combining docetaxel chemotherapy with RP can be beneficial.

Keywords: neoadjuvant, docetaxel, high-risk prostate cancer


Mehmet Ezer, Hakan Bahadır Haberal, Cenk Yücel Bilen, Bülent Akdoğan, Sertaç Yazıcı, Haluk Özen. Determination of the Effects of Docetaxel Chemotherapy on Surgical Results and Survival in High-Risk Locally Advanced Prostate Cancer Before Radical Prostatectomy. Kafkas J Med Sci. 2023; 13(3): 329-335

Sorumlu Yazar: Mehmet Ezer, Türkiye


ARAÇLAR
Tam Metin PDF
Yazdır
Alıntıyı İndir
RIS
EndNote
BibTex
Medlars
Procite
Reference Manager
E-Postala
Paylaş
Yazara e-posta gönder

Benzer makaleler
PubMed
Google Scholar


 

Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.


Kafkas Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Kafkas Tıp Bilimleri Dergisi Editörlüğü
Kars, Türkiye    

Telefon: +90 474 225 11 92 - 93                                    Faks: +90 474 225 11 96

e-mail: edit.tipdergi@gmail.com

Yukarı Git